22 Eylül 2009 Salı

Sen Geçerken..


Deniz rüzgara karışmış güneşte
Martı sesleri vardı gülüşlerde

Sen geçerken sahilden sessizce
Gemiler kalkar yüreğimden gizlice


***

13 Eylül 2009 Pazar

Bir Tabak Daha Koy Sofraya Kızım..


Misafir sever misiniz.?

Ben severim aslında..
Tamam yoruluyor insan gerçekten ama sevdiginiz insanlara onlar için birşeyler hazırlamanın keyfi apayrı.


Malum ramazandayız.Gelen giden eksik olmaz bizde..Arkadaşlar dostlar yemeklere alınır ,güzel sohbetler ,huzurlu sofralar,telvesi damakta kalacak bir kahveyle sonlandırılmış bir gece..




Annemle iş paylaşımındayız bu gecelerde..
O yemekleri yapar, sofra hazırlaması,servisi ben alırım..Yorucu gibi gözükse de keyifli iştir aslında..


-şundan az alayım canım

- Ay çok koyma nolur

- ah ah elinize sağlık harika olmuş

-çok yormuşsunuz kendinizi ama

-Hadi sende otur hepbirlikte..


Akıllarda kalası tatlı sohbetler eşliğinde geçirilen keyifli akşamlardır bunlar.. Şanslıyım aslında ben.
Dostlugun,arkadaşlıgın önemini bilen ve bizede bunun önem verilesi bir durum oldugunu öğretmiş bir ailem var.
Nerde eski ramazanlar,nerde eski bayramlar denmez mesela bizim evde.
Her sene ramazan o büyülü havasında geçer evimizde, cezveyi ocaktan indirmeden yenisi için koyarım ocaga.Her kalkan yeni misafirleri bırakır arkasında bayramlarda..


Tatil olsun diye degilde , şeker tutacagımız misafirlerimiz olsun diye beklenir bizde bayramlar.. Ve tutulurda en keyiflilsinden..
Hala hazırlanır 5 tl'lik 1o tl'lik paralar çocuklara..
Hala çocuk muzurlugunda geçerim sıraya el öpüp para almak için annemden babamdan.
Ve hala verir babam harçlığımı alnımdan öperek elime..
Annemden de alırım harçlıgımı..Bir toka,bir ufak bebek,bir balon..
Adı önemli degildir, güzel olan "Bayramı kutlu olsun yavrumun" deyip elime tutuşturdugu sevgisidir..


Bir ramazan yemeğinden neler neler geldi bu akşam aklıma bilemezsiniz.

Ne kadar yorulsanızda,işleriniz yoğun olsa da kesmeyin bağlarınızı dostlarınızla..
Gidin, gelin, gelsinler,oturun sohbet edin, bir hanenin içinde huzur içinde vakit geçirin mutlaka.Hayatla bağlarınızı koparmayın.Sofranızda paylaştığınız ekmeğin bereketinin ömrünüze yayılmasına izin verin.


Nasıl yaşarsanız ,çocugunuzda öyle öğrenir..

Çocuklarınıza bayramın tatil olmadıgı gerçeğini ,ramazanın aç kalmaktan öte ,nefsinizi dinlendirmek oldugunu , misafirliklerin paylaşma duygularını güçlendirdiğini öğretin yaşatarak..

Ve yaşı kaç olursa olsun bu güzel günlerin büyüsünü ufak bir sakızlada olsa yaşatın onlara..

Sevgiyle kalın..

. ..SaydeK

8 Eylül 2009 Salı

DipNot..V6



"şu sıralar rüzgar gülüne göre hareket eden tipleri görmekten olsa gerek,baharları çok severim ben.. gerçeği daha net görür ve önlerinden geçerim iki teker üzerinde... onlar rüzgara öyle dalmıştır ki alaycı gülümsememi farkedemezler..."
f.ferdi durusulu

Alıntı Bkz. spawny("dude")

5 Eylül 2009 Cumartesi

Uyanda Balığa Gidelim Versiyon 6



Allahım Allahım..
Mevsimdenmidir nedir, bu ara herkeste bir hazım problemi var.Böyle bir şişkinlik,bir celallenmeler,bir köpürmeler filan..İliginçtir yani..
Gaz yapar bu hazımsızlık ama benden uyarması..
Ben anlamam mesela bu hazımsızlıktan .Rahat insanımdır ben ,hayatıma bakarım.Başkasının özeline girmem.Ben dediydim,ben gördüydümlerle hayat mı geçer be..
Banane yani.Böylede olması gerekir zaten.Aksi takdirde "sanane" derler adama..Öyledir de zaten..
Sanane...
Hayat bizim ,yaşanılan bizim..Bilsen ne yazar, onaylasan kime ne..Seni takan mı var.Başkasının hayatı niye ilgilendirir bir diğerini bu kadar anlamam..Var öle tanıdıklarım..Amaçları ne anlamam.başkalarını takip etmeler,hayatlarına mudehale etmeler,ne bileyim üstüne vazife olmayan haller...
Anladığım bir tek şey var. O da ;
Önemli olan kişi Hayal dünyasında yaşamıcak arkadaşım.Hayalinde kurup kurup gerçekte yaşadığını sanıyor sonra..Yazık yani boşa vakit kaybı.
Nerden geldim bugün bu konulara da bilinmez. Varsa feyizlenecek olan buyursun okusun derim.

Bu arada tam kelimelerimi toparlıyorum derken,şunları ortada bırakasım geldi..
" Ekim'de ikinci senemiz doluyor Kuzuyla.. Varsa bizi,keyfimizi veyahut kahyamızı didikleyen Dipnot olsun diye şey ettirdim..

Haydin bakalım saat olmuş bilmem kaç..yapacak iş çok..Satırlarıma özlü bir şiirle son verirkene hepinizi sevgiylen kucaklıyorum.. ;)

Ne gezersin Şahin'im
Turna gibi göklerde..
Uyanda balığa gidelim,
Gelirsin belki kendine..

2 Eylül 2009 Çarşamba

Önün,Arkan,Sağın,Solun "Maşuk" ,Saklanmayan "Mecnun" olur.


bu şehirde aşk
kamusal alanlarda
bürokratik sızılarla yoğrulur
bir deli hüzün
bağdaş kurup oturur
dudaklarının acıya küskün kıvrımına
önün, arkan, sağın, solun
mâşuk,
saklanmayan mecnûn olur


bu şehirde aşk
resmî mekânlarda
gayrı resmî bir sevi manifestosuyla boğulur
uluorta
ve
sehven yazılmıştır
kara bir yazı alnına
yazgının adı küle kesik bir hâr
yazganın Kahhâr olur


bu şehirde aşk
polat mızraklarla avlanmış kısrakların
gözbebeğindeki aktif yanardağda durulur
iffetine halel gelmemiş
yangınlara dalar düşlerin
neden sonra
tüm kutsal kitapları reddeder
infâz hükümlüsü yüreğin
taba yorgunu sahrada
arp vurgunu bir bedeviyken gülüşler
haram sevdâlara dîl uzatmak
helâl olur

bu şehirde aşk,
birkaç haylaz imge oynaşması
bir tutam melodi
ve çokça
murt kokulu bir sanatla ovulur
paraf düşülmüştür hüzün
yüreğinin kıyısına
yine de bir güvercin havalansa
semâdan sînene doğru
sol gözünde
delişmen bir seğirme olur



bu şehirde aşk
meşru bakışların tınısında
memnu ve ütopik sevişmeler doğurur
satır arası arzularda
paragraf başı ünlemdir
mazoşist korkularımız
leyl düşünce dem’e
akreple yelkovan kavuştuğu an
ellerimin terli ayasından
bin büklüm zifîr saçlarına
ığrıplardan azad bir tehcîr-i sevdâ olur


yani bu şehirde aşk
memur resmiyetinden
ve sivil kramplar lügâtinden sorulur

bir adam
bir kadının berrak aşkına soyunur
kadın adamın kurşun nazârıyla
sol yanından vurulur…

ve ne vakit
memnû/niyetle
bir adama aşık olsa bir kadın
cennetten bin fahişe kovulur



Aysegul Guncan

DipNot..


Gözlerini günceme düşürdüğümden bu yana,
yorgunum gitmelerin tümüne.
Gözlerini günceme düşürdüğüm günden bu yana,
dipnotlarda çürüyor sevda adına.