4 Ocak 2009 Pazar

Her sözümüz dudaklarda gülüş oldu, dönmek ihtimali yok artık , o gülüşler düş oldu .

Ben Seni Seviyordum Sen Bilmiyordun

Sana uzak kentlerden birinde, zamanın bir yerinde,

Seni ve senli günleri anımsattı akşam güneşi.

Onca zamanın üstünde , eskimeyen bir düşüncesin şimdi.

İnsan her gün anımsar mı aynı gözleri

Seni seviyordum ve senin haberin yoktu . . .

Saçlarını izliyordum uzaktan .

Kulağın arkasına düşüşü ve burnun . . .

Herkesten başkaydı işte . . .

Güldüğün zaman , yukarıya bakardın .

Yukarıya kalkan başın ve gülen gözlerin vardı , ne güzeldiler . . .

Sen bilmiyordun ve ben seni seviyordum . . .

Kalbime sığmıyordu aklımdan geçenler; duvarlara, vitrin camlarına, kaldırımlara çarpıyordu, Geri dönüyordu çoğalarak .

Senin sesini duyduğum masalarda , erteliyordum her şeyi , her şeyi erteleyişim oluyordun , kalp ağrısı oluyordun , birlikte soluduğumuz sokak isimleri oluyordun .

Mevsimler değişiyor ve büyüyorduk . . .

Dönemeçler geçiyor , köprüler göze alıyor ve bazen tekin olmayan sular üzerinden atlıyorduk , cesurduk . Ufuk çizgisi maviydi , gün batımı hep turuncu ve kırmızıydı bütün karanfiller . Ben seni seviyordum , sen bilmiyordun .

Sevinçlerim oluyordun ara sıra , sen hiç bilmiyordun .

Sonra herhangi biri oldun , bütün sevinçlerim bittikten sonra . Yağmurlar yağdı , serin Haziran akşamları . Derken bir gün uzaktan gördüm seni . . .

Saçların bana inat , başın her şeye meydan okuyarak işte yine aynı , kalbimi acıttın . Her zamanki gibi değiştik sanıyordum ve sen yine bilmiyordun . . .

Şimdi bunları anlatsa sana birileri , kim bilir ı

Ya da boşver bilme en iyisi . . .

Her sözümüz dudaklarda gülüş oldu, dönmek ihtimali yok artık , o gülüşler düş oldu . .

Hiç yorum yok: