4 Temmuz 2009 Cumartesi

Farkına Varamadıklarımız..


Hergün olağanüstü bir başlangıçtır.

Tanyerinin ağarışı, kuşların uyanışı, günün doğuşu, güneş sisteminin başka hiçbir yerinde görülmeyen güzellikler sergiler her sabah.

Kuşlar hiç kaçırmaz olup bitenleri.

Saatler öncesinden, alacakaranlıkta şakımaya başlarlar.

İnsan ise içinde yaşadığı dünyadan habersizdir.

Oysa bütün bunları en iyi anlayabilecek odur.

Gün boyu gülümseyip duran çiçeğin yanından habersizce gelip geçer binlerce insan.

Oysa yoktan ortaya çıkar gibi kara topraktan fışkıran o rengarenk çiçeklerden her biri, dünyaya meydan okuyan bir sanat eseridir.

Rüzgarın önüne kattığı bulutlardan yüzlercesi hergün üstümüzden gelip geçer.

Fakat kim başını kaldırır da denizlerin sessizce uzak diyarlara taşınmasını seyreder.

Uzayın uçsuz bucaksız derinliklerinde her saniye yüzlerce kilometre yol alan bir gezegenin üzerinde dolaşır dururuz.

Her akşam başka bir menzilde konaklarız bu yolculuğumuz boyunca.

Yıldızlar dört bir yanımızdan yüzümüze gülümser.

Fakat gezegenlerin en güzeli üzerindeki bir uzay yolculuğunun keyfini çıkarmak kimin aklından geçer.

Gezegenimiz uçar gider.

Ama üstünde herşey sakindir.

İnsan da bu sakinliğe aldanır; sükun içinde ki karaları ve etrafa taşmayan denizleri ayağının altında hazır bulmanın kolay bir iş olduğunu sanır.

Kumru gelir,insanın gözü önünde kuluçkaya yatar.

Bir yumurta sarısından bir hayatın yaratılışını bir film gibi seyrettirir binlerce kişiye.

Ama kim döner, kim bakar, kim seyreder bu filmi?

Seyredenlerden kaç tanesi onun anlamını çözer?

Her bahar binlerce ağaç yeşerir insanların gözü önünde.

İnsanlar, yeşil dalların altında serinler.

O anda yerin altından on binlerce yaprağa sessiz sedasız sular akmaktadır.

Fakat kimin aklından geçer o sessizliği dinlemek ve zevk etmek?

Hergün nice simalarla karşılaşır insan.

Onlardan herbiri, bir kuru kafa üzerinde bütün estetik kanunlarını toplayıp dünyanın en güzel eserini yaratan bir sanatın ayrı bir eserini sergiler.

Fakat kim insanın yüzüne baktığında bu sanatın inceliklerini çözmek niyetiyle bakar?

Her yeni gün, bir olağanüstülükle başlar.

Ve gün boyunca sayısız harikuladelikler sergilenir,gözlerimizin önünde.

Onlardan her biri,hayata bir anlam ve olağanüstü bir derinlik katabilecek bir potansiyele sahiptir.

Bunları anlayıp çözebilecek ve zevkini çıkaracak, sadece insan vardır yeryüzünde.

Güneş sisteminin en güzel köşesinde yaşayan insan ise, bütün bu olup bitenlerden habersizdir.

Kof eğlencelerle ömrünü çalanların elinde bir oyuncak gibi yuvarlanır, gider.

Gün gelip de perde aniden kapanıncaya kadar....


ÜMİT ŞİMŞEK

Hiç yorum yok: